Taşınmazdaki tedbir kararları
rızai devirleri önler mahiyette olup, kesinleşen takip sonucunda mahcuzların
satışını ve cebri icra yoluyla devrini engellemez- Gaziantep Bölge Adliye
Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi Kararı
T.C.
GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2017/107
K. 2017/115
T. 10.2.2017
6100/m.394
DAVA : Taraflar arasında görülen davada ihtiyati tedbir talebinin
kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesince verilen ve yukarıda tarih numarası
gösterilen karara karşı feri müdahil (3. kişi) tarafından istinaf kanun yoluna
başvurulmakla ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352. maddesinde
düzenlenen ön inceleme konularında her hangi bir eksikliğin bulunmadığı ve
ayrıca 353/a maddesi kapsamında bir usule aykırılığın mevcut olmadığı
anlaşılmakla dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
KARAR : Dava; tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, açmış olduğu dava sonuçlanıncaya kadar davaya konu davalı B.Y.
adına kayıtlı taşınmazın 3. şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için sicil
kaydına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince talebin kabulüne karar verilmiş, hükme karşı
feri müdahil (3. kişi) tarafından süresi içerisinde yapılan itiraz reddedilmiş,
adı geçen bu karara karşı yine süresi içerisinde “ihtiyati tedbir talebinin
kabulüne ilişkin kararın kaldırılması, olmadığı takdirde teminata hükmedilmesi,
ayrıca verilen ihtiyati tedbir kararının cebri icra satışını engelleyici
nitelikte olduğu yönündeki ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması” talebi
ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Öncelikle feri müdahil'in (3. kişi) istinaf kanun yoluna başvurmakta
hukuki yararının bulunup bulunmadığının tespiti gerekir. 6100 sayılı HMK.'nun
394/3. maddesi “İhtiyati tedbir kararının uygulanması sebebiyle menfaati açıkça
ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati tedbiri öğrenmelerinden itibaren bir
hafta içinde ihtiyati tedbirin şartlarına ve teminata itiraz edebilirler.”
hükmünü içermektedir.
İstinaf kanun yoluna başvuran, yanında feri müdahil olarak davaya
katıldığı tapu kayıt maliki davalı B.Y. hakkında Bakırköy 12. İcra
Müdürlüğü'nün 2015/. esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatmış olup
davaya konu taşınmaz üzerinde lehine haciz işlemi yapılmıştır. Bu durumda adı
geçen 6100 sayılı HMK.'nun 394/3. maddesi hükmü uyarınca ihtiyati tedbir
kararının uygulanması sebebiyle menfaati açıkça ihlal edilen üçüncü kişi kişi
konumunda olup, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin karara karşı yaptığı
itirazın reddi kararına istinaf kanun yoluna başvurmakta hukuki yararının
bulunduğunun kabulü gerekir.
1-İhtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin karara yapılan itiraz
reddi kararına yöneltilen istinaf talebi yönünden:
İhtiyati tedbir öğretide “…kesin hükme kadar devam eden yargılama
boyunca, davacı veya davalının ( dava konusu ile ilgili olarak ) hukuki
durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte, geniş
veya sınırlı olabilen hukuki korumadır.” şeklinde tarif edilmiştir. Anılan
tariften de anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbirin diğer fonksiyonları yanında
davanın devamı sırasında ve verilecek hükmün kesinleşmesine kadar olan süreç
içerisinde dava konusu şey üzerinde yeni bir takım ihtilafların çıkmasını da
önleyici niteliği itibariyle geçici bir hukuki korumadır.
Nitekim 6100 sayılı HMK.'nun onuncu kısmının birinci bölümünde
düzenlenen ihtiyati tedbir müessesesi 389. madde başlığında “geçici hukuki korumalar”
olarak vasıflandırılmış ve aynı maddenin birinci fıkrasında “mevcut durumda
meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde
zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle
bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde,
uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” şeklinde
şartları belirtildikten sonra takıp eden maddelerde bu konudaki talep,
verilecek karar ve içereceği hususlar, teminat, kararın uygulanması gibi sair
hususlarda yapılması gerekli usul ve prosedür açıklanmıştır.
Gerek davadan önce gerekse dava sırasındaki geçici hukuki korumalar,
kişilerin haklarının korunması bakımından ve özellikle hak arama hürriyetinin
etkin olarak gerçekleşmesi bakımından hayati bir misyona sahiptir. Diğer bir
ifadeyle, hukuki korunma talebini günümüzde, hak arama hürriyetinin en etkin
bir “unsuru”, “enstrümanı” ya da “ayrılmaz bir parçası” olarak tanımlanabilir.
Bir hukuk devletinde herhangi bir hakkın anayasalarla salt tanınmış
olması yeterli olmayıp, bunun yanında devlete bu hakların etkin kullanılması ve
kullanılmasının önündeki engellerin kaldırılması bakımından bir takım pozitif
ödevler yüklenmiştir.
Bu pozitif yükümlülüğün bir gereği olarak devletin sadece yalın olarak
hak arama ve hukuki korunma yollarını düzenlemesi ve bunları yürürlükte tutması
yeterli değildir. Çağdaş devletler; aynı zamanda bu yolların etkinliğini
sağlamak amacıyla verilecek kararların uygulanabilir olması için gerekli önlemleri
almak, hukuki korunma ihtiyacını etkin karşılayabilmek için gerekli kuralları
koymak, gerekli kurumları oluşturmak ve tüm bunları uygulamak, uygulatmak ve
uygulamayı izleyerek gerekli önemleri almak gibi yükümlülükleri de yerine
getirmelidir.
Bu nedenlerle, geçici hukuki koruma başlığı altında akla gelen ilk
yöntemlerden birisi ihtiyati tedbirdir. Bunun yanında para alacaklarına ilişkin
takibin sonucunun güvence altına alınabilmesi için başvurulan ihtiyati haciz,
delillerin korunması için delil tespiti gibi birçok hukuki koruma yöntemine
ilişkin HMK'da hükümler yer almıştır.
Anılan yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacı
tarafın dava ile elde edebileceği dava konusu mal varlığını güvence altına alma
amacı ile ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, tedbir istenen taşınmazın dava
sırasında devredilmesi halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde
zorlanabileceği yada tamamen imkansız hale gelebileceği veya gecikme sebebiyle
bir sakınca yahut ciddi bir zarar doğabileceği, ayrıca tedbire konu taşınmazın
dava konusu olması, tarafların menfaat dengesi ve ihtiyati tedbirin amacı
birlikte düşünüldüğünde davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulünün hukuka
uygun olduğu, kanaatine varılmıştır. Bu nedenle bu yöndeki istinaf başvuru
talebinin reddi gerekir.
2-İhtiyati tedbir talebinin teminatsız olarak kabul edilmesine ilişkin
karara yapılan itiraz reddi kararına yöneltilen istinaf talebi yönünden:
6100 sayılı HMK.'nun İhtiyati tedbirde teminat gösterilmesi başlıklı
392/1. maddesi "İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı
tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık
teminat göstermek zorundadır. Talep, resmi belgeye, başkaca kesin bir delile
dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça
belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir. Adli yardımdan
yararlanan kimsenin teminat göstermesi gerekmez." hükmünü içermektedir.
Yasa metninden de açıkça anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbir talebinin kabulü
halinde kural olarak teminat gösterilmesi zorunludur. Bunun istisnası yine
madde metninde açıkça gösterilmiştir. Teminat aranmaması madde metninde
belirtilen hallerle sınırlı olmak üzere ve mahkemece gerekçesi açıkça
belirtilmek şartıyla mümkündür.
Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya baktığımızda; davanın
niteliği, delil durumu ve yargılamanın süresi göz önünde bulundurulduğunda,
mahkemenin teminat alınmaksızın tedbir kararı verilmesi yönündeki takdirinde
hukuka aykırılık bulunmadığı, kaldı ki HMK. nun 399 maddesi uyarınca lehine
ihtiyati tedbir kararı verilen tarafın haksız olduğunun anlaşılması ve bu
yüzden aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilenlerin zarara uğraması halinde her
zaman tazminat isteminde bulunulabileceği kanaatine varılmakla bu yöndeki istinaf
başvuru talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Verilen ihtiyati tedbir kararının cebri icra satışını engelleyici
nitelikte olduğu yönündeki ilk derece mahkemesi kararına yapılan itirazın reddi
kararına yöneltilen istinaf talebi yönünden:
Yargıtay'ın yerleşik
içtihatları uyarınca borçlular hakkında mahkemelerce verilen ihtiyati tedbir
kararları niteliği itibariyle cebri icra yoluyla yapılan takibi ve takip sonucu
gerçekleşecek olan satışı engeller nitelikte değildir. Bir başka anlatımla, anılan
tedbir kararları rızai devirleri önler mahiyette olup, kesinleşen takip
sonucunda mahcuzların satışını ve cebri icra yoluyla devrini engellemez. Ancak
bu tür uyuşmazlıkların İcra Hukuku mevzuatına göre yetkili merciler tarafından
çözümlenmesi gerekmektedir.Başka bir ifade ile devam eden icra takibi sırasında
icra müdürünün kendisine yöneltilen bir talebi yukarıda açıklanan gerekçeye
aykırı olarak reddi halinde, bu ret kararının icra mahkemesine şikayet yolu ile
yapılacak başvuru ile kaldırılması mümkündür.Bu durumda istinaf başvuru
talebinin bu gerekçe ile kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-a- Verilen ihtiyati tedbir kararının cebri icra satışını engelleyici
nitelikte olduğu yönündeki ilk derece mahkemesi kararına yapılan itirazın reddi
kararına yöneltilen istinaf talebinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun
394/5 maddesi hükmü uyarınca değişik gerekçe ile KABULÜNE,
b- İlk Derece Mahkemesi'nin bu yöndeki KARARININ KALDIRILMASINA,
c- Yargıtay'ın yerleşik içtihatları uyarınca borçlular hakkında
mahkemelerce verilen ihtiyati tedbir kararlarının niteliği itibariyle cebri
icra yoluyla yapılan takibi ve takip sonucu gerçekleşecek olan satışı engeller
nitelikte olmadığı, bir başka anlatımla, anılan tedbir kararlarının rızai
devirleri önler mahiyette olup, kesinleşen takip sonucunda mahcuzların satışını
ve cebri icra yoluyla devrini engellemeyeceği, ancak bu tür uyuşmazlıkların
İcra Hukuku mevzuatına göre yetkili merciler tarafından çözümlenmesi
gerektiğinin tespitine,
2- İstinaf kanun yoluna başvuranın diğer istinaf taleplerinin reddine,
3- Peşin alınan istinaf harcının istek halinde istinaf kanun yoluna
başvurana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK.'nun
362/1-f ve 394/5 maddeleri uyarınca kesin olarak, 10.02.2017 tarihinde
oybirliği ile karar verildi.
ARAÇ DEĞER KAYBI-ARAÇ HASARI TAZMİNATI-ARAÇ TAMİRİ SÜRESİNCE ARAÇTAN MAHRUMİYETE KARŞILIK GELEN BEDEL TALEBİ
EMSAL YARGITAY ...
Fazla mesai ücretine ilişkin, işçinin fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmayacağının araştırılması noktasında Yargıtay’ ın kararlarından bir ...
Ceza muhakemesi hukukunda, serbest delil ve değerlendirme sistemleri benimsenmiştir. Dolayısıyla hukuka uygun ...
Nafakanın Kaldırılması Davası Dava Dilekçesi Örneği
T.C.
Ceza muhakemesi hukukunda, serbest delil ve değerlendirme sistemleri benimsenmiştir. Dolayısıyla hukuka uygun ...
İcra Takibinin İptali Davası
Dava Dilekçesi Örneği
Sitelerde Ortak Yerlerin Kullanımına, Onarımına, Bakımına, Korunmasına ilişkin Site Yönetiminin Dava ...
TEK ORTAKLI LİMİTED ŞİRKETİN ORTAĞININ ÖLÜMÜ HALİNDE MİRASÇILAR ...
İcra Takibinde Yetkiye İtirazda Kötüniyet Tazminatına Hükmedilmeyeceğine Dair ...
Tanık Adresi Bildirimi Dilekçe Örneği
T.C.
.................ASLİYE CEZA MAHKEMESİ ...
Taşınmazdaki Mahkemenin Tedbir Kararı Üçüncü Kişilere Taşınmazın ...
Vekillikten Çekilme Dilekçe Örneği
T.C.
................. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ SAYIN BAŞKANLIĞINA
DOSYA NO
Taşınmazdaki tedbir kararları rızai devirleri önler mahiyette olup, ...
İLETİŞİMİN DİNLENMESİ, KAYDA ALINMASI VE SİNYAL ...
Tanık Adres Bildirmi ...
Ortaklığın giderilmesi davaları (izale-i şuyu), paylı ...
Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi – Bitişik parseller arasına yapılan duvarın faydalı ve zorunlu ...
Tapu iptali ve tescili davaları, kanuna aykırı, usulsüz, yolsuz düzenlendiği iddia edilmesi halinde tapu ...
Delil Dilekçesi Örneği - Vazife Malullüğü İle İlgili Dava Hakkında
Denetimli Serbestlik Tedbirlerinden Yararlanma Talep Dilekçesi Örneği
MAL REJİMİ TÜRLERİ
Tapu İptal Ve Tescil Davası- Davaya Dahil Etme Dilekçesi Örneği
Islah Dilekçesi - Talep Artırım Dilekçesi - İşçilik Hak ve Alacağı Davası
Eşe Karşı İşlenen Kasten Yaralama Suçu- Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararına (TAKİPSİZLİK ...
Araç Hasarından Kaynaklı Maddi ve Manevi Tazminat Davası Delil ve Tanık Dilekçesi
Asliye Ceza Mahkemesinin Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasının Kabul Edilip Edilmediği İhtarına Karşı Beyan Dilekçesi Örneği
Muhasebe Ücreti Alacağına İlişkin İtirazın İptali Davasında Tanık Anlatımlarına, Dosyaya Vergi Dairesinden, TÜRMOB' dan, SGK' dan Gelen Cevaplara Beyan ...
İcra ve İflas Kanununa Göre Hangi
Mal ve Haklar Haczedilemez ?
Karşılıksız Çek Keşide Etme Suçu Şikayet Dilekçesi Örneği
Limited şirket ortaklarının sorumluluğu kural olarak alacaklılara karşı olmayıp, şirkete ...
Boşanma Davası Duruşma Günü Talep Dilekçesi Örneği
T.C.
………… ...
Ticaret Kanunu, ortakların şirket sırlarını korumakla yükümlü olduğunu, bu yükümlülüğün şirket ...
Miras bırakanın mirasçılıktan çıkarma işlemini hukuken ...
Salt Sözleşmenin Feshine İlişkin Dava Maktu Harca Tabidir. Ara Karardan Dönülmesi Talep Dilekçesi ...
Cismani Zarar- Maddi ve Manevi Tazminat Davası – Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi- Örnek ...
Nafakanın Kaldırılması Davası Delil Dilekçesi – Örnek Dilekçe
Ağır Ceza Mahkemesi – Hakimin Reddi Dilekçesi – Örnek Dilekçe
İcra Mahkemesi - Yetkiye İtiraz Davası – Kambiyo Senetlerine Özgü İcra
Takibi
-SÜRE TUTUM DİLEKÇESİ-
-İTİRAZ-
T.C.
.................. AĞIR CEZA MAHKEMESİ SAYIN BAŞKANLIĞINA
GÖNDERİLMEK ...
YETKİ BELGESİ
...
-ISLAH DİLEKÇESİ-
T.C.
........... İŞ MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİNE
DOSYA NO: ........... ESAS
Davacı
T.C.
............... AĞIR CEZA MAHKEMESİ SAYIN BAŞKANLIĞINA
DOSYA NO:...............
SANIK
T.C.
................ İŞ / ASLİYE HUKUK / İCRA HUKUK / TÜKETİCİ / ASLİYE TİCARET / AİLE / .................. MAHKEMESİ SAYIN ...
T.C.
................... İcra Dairesi
Dosya No: ..................
Dosya borçlusunun vekili Av . .................. ' a ödeme ...
T.C.
................AĞIR CEZA MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİNE
GÖNDERİLMEK ÜZERE
.................. AĞIR CEZA MAHKEMESİ SAYIN ...
T.C.
................. İDARE MAHKEMESİ SAYIN BAŞKANLIĞINA
DOSYA NO: ......... ESAS
DAVACI : ...